Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP İstanbul Vilayet Bayan Kolları Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan, 2014 yılında, dönemin Ağrı Belediye Başkanı ve BDP’nin Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın, 21 Mart 2014 günü Ağrı Hani Baba Caddesi’ndeki belediye otoparkında düzenlenen nevruz mitinginde yaptığı konuşmasında söylediği “Demiştim ki ey oradaki çeteler. Siz Mustafa Kemal’in askeri değil generali olsanız ne müellif. İt sürüleri” kelamlarına ilişkin görüntüyü gösterdi.
Erdoğan bu imgeler hakkında şunları söyledi:
“Gazi Mustafa Kemal’in kurduğu parti CHP, ne diyor “Bırakın general olsa ne yazar” ve halka ne diyor? “İt sürüleri ir sürüleri” diyen kim? İşte o da bir HDP’li. Ben artık burada merak ediyorum. Bu yargı nerede? Bu formda saldıran birisine karşı şu ana kadar yargı devreye girdi mi? Maalesef yargı da devreye girmedi. Ancak bu onlardan değil, farklı bir bölümden olmuş olsaydı, herhalde yakasına yapışır, içeri alırlardı. Niçin? Gazi Mustafa Kemal’e hakaretten.”
YARGI NE KARAR VERMİŞTİ
Sırrı Sakık hakkında, 2014 yılı Nevruz konuşması nedeniyle hakkında Ağrı 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. Sakık, bu sözleri Fethiye’de parti binalarını basan bireylere hitaben söylediğini belirterek, Mustafa Kemal ve İsmet İnönü’ye hürmetinin sonsuz olduğunu söz etmişti. 22 Mayıs 2015 günü görülen karar duruşmasında Sakık, hakkında açılan davadan beraat etmişti. Mahkemenin gerekçeli kararında, sanığın ’Mustafa Kemal’in askerleri değil generalleri olsa ne yazar’ formunda sarf ettiği cümlede maksadının devletin askeri teşkilatı olmayıp, saldırıyı yapan kümeye yönelik olduğu işaret edilmişti. Temmuz 2015’te, Sakık hakkında, yaptığı konuşma nedeniyle 3’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde birebir cürümden dava açılmış, 5 Ekim günü yapılan birinci celsede Sakık, ’Türkiye Cumhuriyeti hükümetini, yargı organlarını, askeri yahut emniyet teşkilatını alenen aşağılama’ kabahatinden 9 ay mahpus cezasına mahkum edilmişti. Mahkeme, sanığın geçmişi, toplumsal alakaları, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın sanığın geleceği üzerindeki muhtemel tesirlerini dikkate alarak verilen ceza 1/6 oranında indirim yaparak cezayı 7 ay 15 gün mahpus cezasına düşürmüştü.
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
“Cumhurbaşkanı seçimlerinin ikinci tipi için yalnızca 1 gün kaldı. Yalnızca kendimizle ilgili değil, ülkemizin ve evlatlarımızın geleceği için de çok önemli bir karar vereceğiz. Vatanımızın istiklal ve istikbal uğruna verdiği gayret ile milletimizin huzurundayız. Elbette her kul üzere yapmak isteyip de yapamadıklarımızla kusurlarımızla milletin huzurundayız.”
“14 Mayıs günü şahsıma ve Cumhur İttifakı’na verdiğiniz takviye için sizlere teşekkür ediyorum. Meclis’te 323 vekil ile çoğunluğu elde ettik. Cumhurbaşkanlığında da 49.54 ile rakibimizden 5 puan önde bitirdik.”
“Önümüzde seçimlerin en kritik kademesi var. İkinci tıp için 1 gün kaldı. Bu pazar bir kere daha sandıklara gidip tahminen de hayatımızın en kıymetli tercihlerinden birini yapacağız. Ülkemizin ve evlatlarımızın geleceğine dair önemli karar vereceğiz.”
MİLLET İTTİFAKI’NA ELEŞTİRİ
“Türkiye’ye son 20 yılda kazandırdığımız kaç yapıtla milletimizin huzurundayız. Elbette eksiklerimizle, kusurlarımızla milletimizin huzurundayız. Karşımızda SGK’yı, CHP’yi batırmış bir örnek var. Koltuğunu korumak için Kandil’deki terör elebaşlarından, FETÖ’cülere kadar çiçek dağıtan biri var.”
“Bakanlık pazarlığı alev alev. Karşımızda yüzde 1 oy alana 40 milletvekili dağıtan garip bir insan var. Bir özelliği daha var, hesap uzmanlığı. Bu nasıl hesap uzmanlığı ki yüzde 1 oyu bile olmayanlara 40 tane milletvekili dağıtıyor.”
“Benim milletim hesap uzmanlığının en hoş örneğini bunlara verecek. Türk siyasetinin 21 yıldıt tüm kötülükleri 3 aya sığdırmış çapsızlık örneği var.”
“BU İŞİ BİTİRELİM”
“Erdoğan, 323 şahısla bu yola devam ederse hukuktan öteki hiçbir şey tecelli etmez. Pazar günü sandıkları daima bir arada patlatacağız. Her vakit beim bir kelamım var. “Kale içerden fethedilir.” Sizinle bu fethi yapacağız. Pazar günü daima birlikte AK Parti’nin cumhurbaşkanlığı zaferiyle bu işi bitirelim. Nasıl olsa öndeyiz hissinin bizi rehavete sürüklemesine müsaade vermeyiz.”
“Pazar günü oy kullanmak ve sandıklara sahip çıkmak dışında hiçbir planımız olmayacak. Sandık önümüze yalnızca 5 yılda bir gelir. Hayatta pek çok şeyin telafisi vardır ancak sandığın telafisi yoktur. Pazar günü oy kullanmak ve sandıklara sahip çıkmak dışında hiçbir planımız olmayacak. Sabahın çok erken saatlerinde itibaren oy yerlerine gitmenizi ve oraları bayram yerine çevirmenizi rica ediyorum.”
“PAZARA KADAR DEĞİL, MEZARA KADAR SİZİNLEYİM”
“Hiç kaygınız olmasın. Sonuna kadar… Pazara kadar değil, mezara kadar sizinleyim. Tıpkı Nene Hatun üzere, Şerife Bacı üzere, merhum Şule Yüksel Şenler üzere isminizi tarihe şimdiden altın harflerle yazdırdınız. Sizlerin şahsında ülkemizin tüm mert bayanlarını tebrik ediyorum.”